2 Aralık 2019 Pazartesi

Bir Ömür Nasıl Yaşanır- İlber Ortaylı


Her ne kadar teknoloji ile aramda mesafe olsa da bazı gelişmelere kayıtsız kalamıyorum. Şu sıra ''Storytel'' uygulaması benim için öyle bir şey.

İşimin, evimin,ailemin başından aşkın zamanında, kitap okuyamadığım için hayıflanmak yerine açıyorum storyteli başlıyorum dinlemeye...böyle zamanlarda teknoloji hakikaten şükür sebebi olabiliyor.

Ve bestseller ile yıllar öncesi noktaladığım ilişkim İlber Ortaylı'nın son kitabı ile delindi.
İddialı bir başlığı var kitabın nihayetinde.Üzerine üstlük bu başlığı atan yazar da hoca olunca bakmadan geçmeyelim dedim. 
Başladım dinlemeye...

Bir Ömür Nasıl Yaşanır? sorusunun bir kaç kolonu var insan hayatında bence. İlber hocanın dokunduğu ise bu kolonlardan  'entelektüel gelişim' olanı.

Kitabın içeriğinde İlber Ortaylı'nın eğitime bakış açısından, dil mevzuuna, kariyer planından kişisel pişmanlıklarına kadar bir çok güzel konu var.
Nerelere gidilir ne yenir ne içilir öğütleri ise en sonda.

İlk olarak ilgimi çeken; hocanın kimliği, dünyayı algılayış biçimi oldu. Çünkü uzun zamandır anlamlandıramkta güçlük çekiyordum.
Bu kitap ile artık çok daha net ifade edebilirim.
Bu toprakların ananesiyle beslenmemiş hoca... Bütün tahsili batı menşeili. Fakat uzmanlık alanı sebebiyle doğuyu tanımadan edememiş. 40'ından sonra ilim ile doğunun ilmi-görgüsü ile tanışmış. Tanıdıkça doğuya hayran olmuş. Bu nedenle ''Keşke Viyana değil de Doğu da tahsilime devam etseydim'' diyor. 
Bir gün herkes bize aşılanmak istenen bu batıcılık hayranlığından bu denli sıyrılabilir ve farkına varabilir mi?


Kitabı dinlerken durdurup not ettiklerimin başında; bir insanın ömrünün kategorileştirilmiş hali vardı.
Üstünde uzun uzun düşündüğüm. Benimde dertlendiğim bir mevzu idi hocanın değindiği...

Bir insanın yaşamı diyor 4 evreye ayrılır;
12-25 yaş = En verimli dönemdir. 
İnsanın kendisine yapacağı en büyük yatırımlar bu dönemde olmalıdır.
25-40 yaş = Ürün-eser verilmesi gereken dönemdir.
Yapılan ekimlerin hasata dönüşmesi beklenen evre. 
Burada uzun uzun düşünmeli insan....gençliğini nerede ve nasıl geçirdiyse onların sonuçları ile ilgilenilcek yaşlar demek oluyor bu dönem.
40-55 = Kemalat başlar...Belki eser de verilebilir. Ancak hangi konuya adandıysa yaşamın o konunun üstadı olma vaktidir.
55 ve sonrası = ... Bu yaştan sonrasının emektarlık vakti olduğunu düşünüyor. Üretkenlik esasına göre tabii...
İstisnai yaşamlar ve dönemler olsa da genel skala budur diyor.

Bu tanımlamaları şiar ettim kendime.
Çünkü ömür, yaşam, yaş ve edindiklerim ile derdim var...
Uzun yıllar bu tabloya bakarak kendimi konumlandıracağım gibi duruyor.

Ayrıca insanın ömrüne dahil etmesi gereken en önemli mevzuulardan birini 'dil' olarak görüyor İlber hoca.
Bu konu hakkında ciddi fikirleri var.
Benim için biraz geç kalınmış...yaşamda noksan kalınmış bir mevzuu olsa da çocuklarım için çıkardığım ciddi öğütler var;
0-6 yaş aralığında muhakkak 2 yada 3 dil öğretilmesi gibi...
Kafa patlattığım, patlatacağım bir mesele bu dil meselesi.
Çünkü bir insan dili 'dil' olarak ancak bu yaşlarda öğrenebiliyor, içselleştirebiliyor. Diğer yaşlarda başka dillerle ilişki biraz daha su üzerine yazı yazmak timsali...


Bir Evliya Çelebi hayranı olarak İlber Ortaylı hocanın da seyehat planlamasını merakla okudum.
Gidilecek yerdeki rehberin veya öncesindeki sizin o bölge hakkındaki okumalarınızın önemine dikkat çekiyor özellikle...
Bugün insanlar sadece fotoğraf çektirmek için geziyor gibi gelse de bana...
Elde harita, küçük not defterleri bir seyahatin olmazsa olmazlarından diye ekliyor.

Bundan sonrası kendi seyahat rotamla ilgili unutmak istemeyeceğim kitaptan anektodlar barındırıyor.
  • Türkiye'den sonra görülmesi gereken ülke İran'dır. İranı anlamadan Türkiye'yi anlayamazsın.
1- Tebriz- Isfahan hattı ('Isfahan'ı görmeden ölme' mottolarımdan bir tanesi. Bu hat mutlaka gezilmeli)

2- Tahran- Isfahan hattı (İran'a bir haftadan az zaman ayrılacaksa Tahran'ı geçebiliriz. Burada hocanın önerisi sadece Arkeoloji ve İslam Müzesi var)

3- Yezd (avrupa sokaklarını aratmaz)

4- Kahire (Mısır'a dair çok daha fazla alternatif olsa da Kahire Müzesi önemliymiş)

5-Ürdün- Petra ( Miras nasıl korunur görülsün!)



  • Müze için gidilesi ülkeler;
  1. İtalya- Roma
  2. Macaristan
  3. İspanya
  • Batıyı anlamak isteyenin gitmesi gereken yer; Floransa'dır.
  • Hindistan; Delhi Müzesi harikaymış. (bu şehri de görmeden ölmeyelim.amin)
  • Kudüs; İsrail'e gitme sebebidir.

  • Öncelik sırasıyla bir liste çıkartacak olsam şöyle olurdu sanırım;
1-Kudüs

2- Isfahan- Yezd- Kahire

3- Semerkand- Buhara (Büyüleyici şehir. Tefekkür için birebir. Geceleri meydanda mutlaka oturmalı.Uluğ Bey Medresesi önemlidir. Fergana vadisi mutlaka görülmeli. Yesi- Türkistan Hoca Ahmet Yesevi burada oraya kadar gitmişken pas geçme)

4- Şam (şimdi olmasa da 'şehirlerin en güzeli' tabirinin izini sürebilmek umuduyla)

5- Bosna (İslam dünyası ile ilgili ümitsizliğe düştüğünde buraya git).

6- Yunanistan (Girit adası görülmeli)

7- Roma- Floransa

8- San petersburg

9- Zanzibar (Allah'ım...amin)

10- İspanya (Endülüs*- Madrid- Sicilya- Toledo*- Kordoba**-Granada**)
8 asırlık Müslüman İspanya'nın ayak izleri sürülebilir buralarda.

11- Viyana- Madrid tren ile güzel bir hattır. Cenova'dan vapur ile Viyana'ya dönmeli.

 12- Londra (daha da sonlara atılabilir aslında?)
  • Varşova, Hollanda ve Amsterdam hayal kırıklığıdır diyor hoca. Bu tavsiyeyi de notlarıma ekleyeyim.
  • ABD, Britanya ve Kıta Avrupasının bitikliği hususunda da İlber hocama katılıyorum. Ancak Kütüphane hizmeti verme, kaynakları bünyelerinde barındırma hususunda dünyanın en önemli ülkeleri olmalarını da kabul etmek boynumuzun borcu sayılır.
Hocanın edebiyat önerilerine çok şükür ki vakıf olduğum için not etmek istediğim az sayıda eser ve yazar oldu. Tarih okumalarım için bu 9 eseri de kendime ekleyeyim.
  1. Osmanlı İmparatorluğu- Halil İnalcık
  2. Batı- Doğu Divanı- Hece Yay.
  3. İnce Memed- Yaşar Kemal (Hocanın Yaşar Kemal ve ailesi hakkındaki anlatımlarından sonra tekrar okumak üzere listeme ekledim)
  4. Fuzuli Divanı- Ayrıntı Yay.
  5. İslam Uygarlıkları Tarihi- İletişim Yay.
  6. Bir Ortadoğu Tarihçisinin Notları- Ark Yay.
  7. Savaş ve Barış- İletişim Yay. (Bu yayınevinden bir daha oku)
  8. Savaş Günlükleri (Mutlaka oku)
  9. Milli Mücadele Başlarken (öncelikle ilgilenilecekler arasında)
Bolca listeli, bol notlu bir kitap okumamın daha sonu...
Yazana, yazdırana, okuyana-okutana hamd.