24 Temmuz 2016 Pazar

Ayşe Şasa - Şebek Romanı






Bir kalbe dokunmak ne kadar kolay...
ve bir kalbe dokunmak ne kadar zor Allah'ım...


Saat gece yarısını geçeli epey bi olmuş...
Elimde Ayşe Ablamın Şebek romanı ile dalmışım...
Onun aşkına, şükrüne, acısına...
Kalbime dokunan endemik türlerden rahmetli Ayşe Şasa.




1994'te bir not düşer el yazısıyla: ''Bir roman yazmalı, adını 'Şebek Romanı' koymalıyım. Bu romanın fonunda: Gezegensel Şebek İmparatorluğu' nun tüm ruhu duyurulmalı (kancık tertipleri,ölümcül tehditleri, şeytani siyasası)
Gezegensel zorbalığın tüm karakteri verilirken, bireysel planda dehşet, sıkıntı, bunalım ve kabus yüklü gençliğim anlatılmalı.
Yazdıklarımda karanlık geçmişimin bir afet olarak değil, bir lütuf olarak ele alınacağını şimdiden biliyorum...
Değil mi ki şu an ki bahtiyarlığımı hazırlayan hep o karanlık geçmiş....''

Ve aynen dediklerini yapar, bir roman yazar; orangutanlar, maymunlar, şebekler.... Hani teşbihte hata olmaz ya Ayşe Abla teşbihinde esasen hatasız :)
Trajikomik ülkenin, güruh hayatların, manasız yaşamların teşbih mecmuası gibi sahifeler ilerliyor. 
Dediği gibi aynı, müthiş bir farkındalıkla siyasi yapıdan tutun da tasavvufa kadar incecik incecik dokunuyor her yere....
Bir kez daha hayran oluyorum zekasına. Az söz, çok mânâ...

Şimdi bakınız bir paragraf ile örnekleyeyim demek istediğimi, altı çizili satırlarımdan:
'' 'Tanrı süblim bir yanılsamadır' diyen insan denen şebeği kendisiyle, hazlarıyla oyuna tutuşmuş kancık bir oyunbaz olarak tasvir eden, Neo Darwinci Aydınlanma'nın destansı büyüğü, kokainman büyüğümüz Freud.... :)

Psikolojinin temelini oluşturan Frued ile tanışmış mıydınız?


İncecik bir kitap elimdeki muhterem kârilerim. Fakat özet halinde anlayana, sivrisinek saz mahiyetinde...

Ayşe Ablanın tahayyülündeki kişileri, kurumları ve olayları tahmin etme çabası bir polisiye roman okuyorum zannettirmedi de değil hani... Şizoid karakteriyle kimi, Amadeus derken kimi kastediyor? Orangutanlar hangi kesim :)) Şebekler hangileri? Maymunlar kimler...gibi.  Tahminler ve yerleştirmelerle keyifle ve yaad ederek okudum Şebek Romanını...

Sene-yi devriyesinde bir kere daha gönlüme koyayım istedim Ayşe Şasa'yı velhasıl... Zira bizler dilimizle kalbimizi çoğu kez karıştırıyoruz. Karıştırdığımızı dahi unutuyoruz. 
Dilden çıkan ve istenen rahmetin samimiyetini bu denli sorgulamak gerek.
Samimiyetle rahmet ve münacaat talebi içinde kalpte o muhabbeti tekrar bulmak gerek...

Maymundan geldik şebeği arıyoruz... ;)

İnsanın Adem'den geldiğine inanan Z.Ö (zeka özürlüleri) lerden selam olsun sana...


Buldum seni Ayşe Abla...